TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, Dışişleri Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi üzerine yaptığı konuşmada iktidarın dış politika söylemlerinin gerçeklerle bağdaşmadığını belirtti. Sarı, “‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ diyen Gazi Mustafa Kemal’in tüm dünyayla barış içerisinde olduğu, yarattığı cumhuriyetin değerlerini savunan bir çizgide siyasetimizi devam ettirmemiz gerekiyor.” dedi.
“ANLATILAN ŞAHESERLE YAŞANAN GERÇEKLER UYUŞMUYOR”
Serkan Sarı, Bakan Fidan’ın sunumuna atıf yaparak şunları söyledi:
“Sabahleyin yaptığınız sunumu dinlediğimizde dış politikada şaheserler yarattığınıza inanmak istedik amma velakin ülkenin içinde bulunduğu durumlar bunu doğrulamıyor. Geriye dönüp baktığımızda zikzaklarla dolu bir dış politikanın başarı olarak sunulmasını kabul edemiyoruz.”
“AVRUPA BİRLİĞİ’NE GİRMEYİ BIRAKIN, VİZE DAHİ ALAMIYORUZ”
Sarı, AKP’nin Avrupa Birliği hedeflerinin çöktüğünü belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Yıllar evvel Taksim’e sayaç koymuştunuz, ‘AB’ye giriyoruz’ diyordunuz. Bugün Avrupa’dan vize bile alamaz hâle geldik. Türkiye’nin AB müzakere süreci dondurulmuş durumda. Demokrasi, hukuk devleti ve insan hakları karnesi nedeniyle Batı’da güven krizi yaşıyoruz.”
“DIŞ POLİTİKADA KURUMSALLIK YERİNE KİŞİSEL DOSTLUKLARLA YOL ALINIYOR”
CHP’li Sarı, dış politikanın kurumsal zeminden uzaklaştırıldığını şu sözlerle dile getirdi:
“Dış politikayı kişiler üzerinden yürütmeye devam edersek kurumsal devlet bilincinden uzaklaşırız. ‘Cumhurbaşkanı ile Trump arasındaki dostluktan güç alıyoruz’ deniyor. Böyle bir dış politikanın kurumsal karşılığı yok. Dış politika kurumsal değil kişisel ilişkiler üzerine inşa edilen bir politika hâline gelmiş durumda, kurumsal bir karşılığı yok bu söylemlerin. Bizim ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ diyen Gazi Mustafa Kemal’in tüm dünyayla barış içerisinde olduğu, yarattığı cumhuriyetin değerlerini savunan bir çizgide siyasetimizi devam ettirmemiz gerekiyor. Kendi bölgesinde politika üretemeyen, ABD ve diğer aktörlerin manevralarına açık hâle gelen, kurumsallaşmadan uzak, iletişim kanallarını kapatan, gerginliği azaltacak diplomatik reflekslerden uzaklaşmış bir görüntü vermekten uzaklaşmalıyız. Bu nedenle, son bir yılda dış politikada kayda değer hiçbir gelişme elde edemedik.”
“ABD ZİYARETİ BOŞ ÇIKTI: F-35 YOK, YAPTIRIM YOK, KAZANIM YOK”
Sarı, son ABD ziyaretinin iktidar tarafından başarı gibi sunulduğunu ancak Türkiye’ye somut bir kazanım getirmediğini belirtti:
“Gazetelerde boy boy fotoğraflar yayınlandı. Peki Türkiye bu masadan ne alarak kalktı? Parası ödenen F-35’leri mi aldık? Hayır. Savunma sanayisindeki yaptırımlar mı kalktı? Öyle bir durum yok. Boeing uçakları İsrail ortaklı bir firmadan alınıyor, buna da başarı diyorsunuz.”
“NADİR ELEMENTLERİN ABD’YE TESLİM EDİLMESİ ENDİŞE VERİCİ”
Sarı, Türkiye’nin enerji ve maden politikalarındaki tavizlere dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Yaklaşık 70 milyar metreküp LNG alım taahhüdü verildiği söyleniyor. Nadir elementler konusunda da yeraltı zenginliklerimizin ABD’ye teslim edileceğini görüyoruz. Bu tablo kapitülasyonların geri geldiğini düşündürmektedir.”
“RUSYA VE ABD ARASINDA SÜREKLİ ZİGZAK ÇİZEN BİR DIŞ POLİTİKA”
Dış politikada on yıllardır tutarlılık sorunu yaşandığını belirten Sarı:
“Bir Rusya’yla iyiyiz, bir kötüyüz. Bir ABD’ye yaklaşıyoruz, sonra uzaklaşıyoruz. Bir AB’ye gireceğimizi söylüyorsunuz, sonra Avrupa’ya meydan okuyorsunuz. Bugün Bahçeli Çin–Rusya hattını işaret ederken Erdoğan ABD’ye yöneliyor. Ortaklar arasında mutabakat yok.”
“TÜRKİYE’NİN İTİBARI BU ŞEKİLDE KORUNAMAZ”
Konuşmasının sonunda ülkenin dış politikadaki konumuna ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ortaklar arasında anlaşma yokken Türkiye’nin dışarıda itibarının tam anlamıyla temsil edilebileceği konusunda tereddüdümüz var.”
GAZZE ELEŞTİRİSİ: “YAPTIRIM KALKIŞINI NORMALLEŞME DİYE SUNUYORSUNUZ”
Serkan Sarı, konuşmasını Gazze konusunda hükümetin tutumuna ilişkin eleştirileriyle tamamladı:
“Filistin halkını katleden İsrail’e yaptırımları kaldırmak için normalleşme adımları atılıyor. Bunu da başarı gibi sunuyorsunuz. Bu yaklaşım kabul edilemez.”
