Gelecek Partisi Muğla Milletvekili ve Yeni Yol Grubu Başkanvekili Selçuk Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, emekli maaşlarına uygulanan haciz ve bloke işlemlerinin iptali konusunda TBMM’ye verdiği Kanun Teklifi hakkında açıklamalarda bulundu.
Gelecek Partisi Muğla Milletvekili ve Yeni Yol Grubu Başkanvekili Selçuk Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, emekli maaşlarına uygulanan haciz ve bloke işlemlerini sert sözlerle eleştirdi. Özdağ, bu uygulamaların sadece birer yasal işlem değil, doğrudan insan onurunu ve sosyal devlet ilkesini ihlal eden ağır birer adaletsizlik örneği olduğunu ifade etti.
Ayrıca Meclis’e sundukları kanun teklifini kamuoyuyla paylaşan Özdağ, TÜİK’in enflasyon verilerini çarpıttığını ve bu nedenle hakkında açılan manevi tazminat davasının, gerçekleri susturma çabası olduğunu belirtti.
“HER KELİMEM, KARANLIKTA OTURAN BİR NİNENİN, BOYNU BÜKÜK BİR DEDEMİZİN SESİDİR”
Toplantının başında duygusal bir tablo çizen Özdağ, milyonlarca emeklinin yaşadığı yoksulluğu şu ifadelerle dile getirdi:
“Konuştuğum her kelime, maaş kuyruğunda iç çeken yaşlı bir teyzemizin ahıdır. Torununa bayram harçlığı veremediği için mahcup olmuş bir dedenin hayal kırıklığıdır. Soğukta kombiyi açamayan, karanlıkta oturan, pazara çıkamayan, eti unutan ninelerimizin sessiz isyanıdır.”
EMEKLİ MAAŞLARINA BLOKE: “BU YALNIZCA HUKUKİ DEĞİL, AHLAKİ BİR YIKIMDIR”
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun, bankaların emekli maaşlarına bloke koyabileceğine dair verdiği kararın ardından toplumda artan mağduriyete dikkat çeken Özdağ, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu karar, sadece bir yargı içtihadı değildir. Devlet ile vatandaş arasındaki güven bağını zedeleyen, emekliliği onurlu bir dinlenme hakkı olmaktan çıkaran, ‘borç tuzağına’ çeviren bir zihniyetin ürünüdür.”
EMEKLİLERİN GERÇEK TABLOSU: “KARANLIKTA OTURUYORLAR, SÜT ALAMIYORLAR, İLAÇ BULAMIYORLAR”
Özdağ, konuşmasında emeklilerin günlük hayatlarında yaşadıkları maddi yoksunlukları net bir dille anlattı:
- Emekliler elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyemiyor.
- Temel ilaçlara erişemiyor, muayene sırasına girmiyor.
- Pazara gitmiyor, et ve süt alamıyor.
- Evlatlarına yük olmamak için sosyal hayattan çekiliyor.
“Bu ülkede emeklilik, huzur bulmak değil; geçim derdiyle yaşlanmaktır. İcra memurlarıyla yaş almak, bankalardan maaş çekememektir. Bu tablo utanç vericidir.”
KANUN TEKLİFİ: “MAAŞLAR DOKUNULMAZDIR, YAŞAM KAYNAĞIDIR”
Özdağ, Yeni Yol Grubu olarak Meclis’e sundukları kanun teklifini kamuoyuna şu sözlerle tanıttı:
“Emekli maaşları, yaşam hakkıdır. Bu gelirler borç teminatı yapılamaz, haczedilemez, bloke edilemez. İmzalatılan muvafakatnameler, iradeyi değil, çaresizliği yansıtır. İşte biz bu düzeni değiştirmek istiyoruz.”
Kanun teklifinin temel maddeleri:
- Emekli maaşları hiçbir şekilde haczedilemez, bloke edilemez, temlik edilemez.
- Bu yönde yapılan tüm işlemler, açık rıza da dahil olmak üzere hukuken geçersiz sayılmalıdır.
- Yapılmış olan blokeler derhal kaldırılmalıdır.
- Emekli maaşları, bireyin hayatta kalma güvencesi olarak görülmeli ve anayasal güvence altına alınmalıdır.
ENFLASYONDA GERÇEKLERLE YÜZLEŞME: “TÜİK BİZE DEĞİL, TALİMATA HİZMET EDİYOR”
Basın toplantısının ikinci bölümünde, TÜİK’in kendisi hakkında açtığı manevi tazminat davasına değinen Özdağ, “Söylediklerim halkın gerçeğidir, susturamazsınız” dedi.
“TÜİK enflasyonu düşük göstererek iktidara maaş artışlarını baskılamak için gerekçe üretiyor. Bu halkın cebindeki parayı çalmaktır. Buna ‘modern hırsızlık’ dediğim için dava açılmış.”
TÜİK – ENAG – İTO KARŞILAŞTIRMASI
Özdağ, son üç aylık enflasyon verileri üzerinden TÜİK’in kamuoyunu nasıl yanıltmaya çalıştığını sayısal verilerle gösterdi:
| TÜİK (Aylık / Yıllık) | ENAG (Aylık / Yıllık) | İTO (Aylık / Yıllık) | |
| Mayıs | %1,53 / %35,41 | %3,66 / %71,23 | – |
| Haziran | %1,37 / %35,05 | %3,05 / %68,68 | %1,77 / %44,38 |
| Temmuz | %2,06 / %33,52 | %3,75 / %71,23 | %2,62 / %42,48 |
“Bu veriler TÜİK’in bilerek, isteyerek enflasyonu düşük gösterdiğini ortaya koyuyor. Bu nedenle milyonlarca memur, işçi ve emekli enflasyon karşısında eziliyor.”
“ELEŞTİRİLERİM HUKUK DIŞI DEĞİL, HAKİKATİN SESİDİR”
Özdağ, kendisine yöneltilen dava ve suçlamalara karşı şu açıklamayı yaptı:
“Bir siyasetçi olarak kurumları eleştirmek benim görevimdir. Bu, demokrasinin de anayasanın da teminatıdır. Kurumları eleştirmek kişilere hakaret değildir. Hele ki bilim dışı çalışan, şeffaf olmayan ve halkı yanıltan bir kurumun eleştiriye tahammül edememesi, halktan ne kadar koptuğunun göstergesidir.”
ORTAK ÇAĞRI: “BU YASA SADECE BİR TEKLİF DEĞİL, VİCDAN TESTİDİR”
Özdağ, açıklamasının sonunda tüm milletvekillerine, sendikalara, sivil toplum kuruluşlarına ve medya mensuplarına çağrıda bulundu:
“Bu teklif sadece bugünü değil, yarını da ilgilendiriyor. Yarın hepimiz yaşlanacağız. Bugün ses çıkarmazsak, yarın o suskunluğun bedelini hep birlikte öderiz.”
