Programın ardından kentten ayrılan Davutoğlu’na Vali İzzettin Küçük, AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun, İznik Belediye Başkanı Osman Sargın, İznik Kaymakamı Ali Hamza Pehlivan ile bazı AK Parti milletvekilleri ve partililer eşlik etti.Türkiye Gençlik Vakfı İznik Şubesinin programına katılmak üzeren İznik’e gelen eski başbakan Eski Başbakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Ayasofya Camii önünde Bursa valisi İzzettin Küçük, İznik kaymakamı Ali Hamza Pehlivan, belediye başkanı Osman Sargın, Bursa milletvekilleri İsmail Aydın, Kani Torun, il başkanı Cemalettin Torun, ilçe başkanı Mahmut Hersek, Marmarabirlik Yönetim Kurulu başkanı Hidamet Asa, TÜGVA İznik başkanı Engin Semerci, sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarca karşılandı.
Eski Başbakan ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, “İznik’in üstündeki toprağı biraz alsanız altından insanlık tarihi çıkar. İznik’in üstünde yaşayanlarda da İzniklilerde de insanlık abidesi bir ahlak var.” dedi.
Eşi Sare Davutoğlu ile İznik’e gelen Ahmet Davutoğlu, önce İznik Ayasofya Camii’ni gezerek incelemelerde bulundu. Ardından Eşrefoğlu Rumi Camii’ne geçen Davutoğlu, burada Eşrefoğlu Rumi Türbesini ziyaret ederek dua etti.
Daha sonra İznik Müzesi’ni gezen Davutoğlu, burada Müze Müdürü Haydar Kalsen’den müzedeki lahitler ve tarihi eserler hakkında bilgi aldı.
Yeşil Camii’ni ziyaret ettikten sonra İznik Kaymakamlığı’na geçen Davutoğlu, kaymakamlık binasının karşısındaki bir evde ikamet eden ve kendisini bekleyen 89 yaşındaki Refika Gürol’un penceresine eşi Sare Dvutoğlu ile gelerek bir süre yaşlı teyzeyle sohbet etti.
Ardından İznik Kaymakamı Ali Hamza Pehlivan’ı makamında ziyaret ettikten sonra Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) İznik Temsilciliğinin hayata geçirdiği İznik Akademisi’nin Marmarabirlik Düğün Salonu’nda düzenlediği toplantıya katılan Davutoğlu, burada yaptığı konuşmada, burada olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu söyledi.
Konya’nın Selçuklu Devleti’nin payitahtı olduğunu ifade eden Davutoğlu, Selçuklu Devleti’nin ilk payitahtının ve Konya’nın payitaht olmasını sağlayan şehrin de İznik olduğunu belirtti.
Davutoğlu, İznik’in sadece bizim tarihimizin değil çok köklü medeniyetlerin beşiği olduğunu vurgulayarak, “İznik’in üstündeki toprağı biraz alsanız altından insanlık tarihi çıkar. İznik’in üstünde yaşayanlarda da İzniklilerde de insanlık abidesi bir ahlak var. Eğer bir yere akademi kurmak gerekse ben de İznik’e kuralım derdim.İznik’in ilçe olduğuna bakmayın. İznik medeniyetlerin beşiği, inançların da en önemli merkezidir. İznik bir başşehirdir. İstanbul bizim başşehrimiz, Bursa Osmanlı’nın ilk büyük başşehri, ondan önce Konya ise Selçuklu’nun başşehri ama onların hepsinin önünü açan bu güzergahlar üzerinde başşehirleri buluşturan İznik, bir başşehirdir. Siz bir başşehrin çocuklarınız, siz bir payitaht torunusunuz. Size yakışan da payitaht torunu gibi davranmak ve hep büyük düşünmek.” diye konuştu.
Davutoğlu, 2006 yılında ailesiyle İznik’e geldiğini ve buralardaki tarihi mekanlarla türbeleri gezdiğini aktardı.
Eşi Sare Hanım’ın ceviz meraklısı olduğunu ve bugünkü gezide bir satıcıda cevizleri görünce olanlara baktığını anlatan Davutoğlu, şöyle devam etti:
“Eşim herkese ceviz yemeği tavsiye eder. Ben de size tavsiye ediyorum. Rivayet odur ki cevizin şekli beyne benzediği için ceviz beynin kapasitesini de geliştirir. Cevizi ihmal etmeyin. Bir de Gemlik’in, İznik’in bu bölgenin zeytinini yemeği de ihmal etmeyin. Kaymakamlığı ziyaret ederken karşıdaki evin penceresinde yaşlı bir teyzenin beni beklediğini öğrendim. Pencereye gittim ve seslendim. 89 yaşında İznikli Refika teyze. Onunla pencereden sohbet ettik. Gençler size ilk nasihatım bu olsun. Nerede yaşarsanız yaşayın oranın en yaşlısını bulun ve dizinin dibine oturun. Emin olun benden daha çok dersi ondan öğrenirsiniz. Çünkü orada hayatın dersi var. İznik gibi yerlerde yaşamak bir büyük ailede yaşamak gibidir.”
Gençlere, İznik’in ruhunu korumaları ve yaşatmaları tavsiyesinde bulunan Davutoğlu, “İznik’e kendi eviniz gibi sahip çıkın. Her işinizde besleme ve kulağınızda ezan sesi olsun. Ders verdiğim dönemlerde abdestsiz şekilde ders verdiğim zaman huzursuz olurdum ve abdestli olmadan ders verdiğimi hatırlamıyorum. Çünkü o sırada dilimden yanlış bir şey çıkabilir diye korkuyordum. Eskiden beri adetimdir bu. Devlet hayatımda da aynı adeti sürdürdüm. Hiçbir metne Allah’a sığınmadan imza atmadım.” açıklamasında bulundu.
GÜVEN KAZANDI
Eski Başbakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, güven konusuna değinerek, “15 Temmuz’da kendisine güvenen devleti ve ona güvenen milleti gördünüz. Sandılar ki 27 Mayıs ve 17 Eylül deki gibi susan, evlerine kapanan bir toplum olacak. Yanıldılar. Hak ve hukuklarına sahip çıkan bir toplum gördüler. Türkiye’de öyle bir nesil var artık. 15 Temmuz’a kalkışanlar, bundan sonrada yanılacak. Bu millete güven verildi. Millette artık kendisine güveniyor. Milleti koyun sürüsü sandılar yanıldılar. Millet artık bu muameleyi kabul etmeyecek. Özgüvenleri var artık. Ve siz gençler, ilim ve düşünce hayatında kendinizi yetiştirin. Allahu Ekber diyen sese başka ses itibar etmez. ” dedi.
32 BÜYÜK ELÇİLİK AÇTIK
Davutoğlu, mecliste bize “Türkiye eksen kayması yaşıyor. Yeni Osmanlı ya kayıyorlar” dediler. Biz yapılan eleştirileri ise kulak asmadık. Hayal peressiniz dendi. Dış politikada. O gün Afrika’da 12 büyükelçimiz vardı. Bugün 32 büyükelçiliğimiz var. Bu ülke için rüyası iddiası olmayan utansın” dedi.
HIRSLI OLMAYIN
Davutoğlu, “Azimli olun. Hırslı olmayın. Tehlikelidir. Siyasetçi olmak istiyorsanız, bir şey olduktan sonra siyasetçi olun. Birşey olmadan siyasetçi olmayın. 15 Temmuz daki yıkıcı ve o ihaneti gördük. Akıl ve vicdanı yok sayıp tek kişiye bağlanmak. Pensilvanya da oturan bir kişinin şunu bunu yap demesi akıl yoksunluğu dur..
